İTÜ Çekirdek'ten Haberler
İTÜ ARI Teknokent’te “Çekirdek”ten yetişen Ar-Ge girişimcileri, teknolojik gelişmeye “enerji” katıyorlar. 2012 yılında İTÜ Çekirdek Yarışması’na katılarak, hayallerini ve fikirlerini, “enerjik” bir teknoloji şirketine dönüştürme fırsatı yakalayan İTÜ mezunu 3 genç girişimci, cep telefonları için geliştirdikleri “kablosuz şarj” sistemiyle, kısa sürede kendilerinden söz ettirmeyi başardılar. İTÜ’lü mühendis girişimciler, İTÜ ARI Teknokent’te kurup geliştirdikleri Elecreate ile bu alandaki ilk ve tek Türk şirketi olarak, Uluslararası Kablosuz Enerji Transferi Birliği’ne (Wireless Power Consortium – WPC) kabul edildiler. Aydın Dikkulak, Efe Turhan ve Ferit Güler, bir yandan restaurant ve cafeler gibi ortak sosyal alanlarda, kablosuz şarj sistemlerini yaygınlaştıracak teknolojiler geliştirirken, diğer yandan CP-Light markası altında, enerji tüketimini “akıllı” hale getirerek, önemli tasarruf fırsatı yaratan, aydınlatma otomasyon sistemlerini, hayata geçirmeye başladılar.
Elecreate’in kurucuları, İTÜ Çekirdek ile başlayan girişimcilik serüvenlerinde, adeta ışık hızı ile yol alıyorlar. Henüz bir ortağı yüksek lisans, diğeri doktora eğitimini sürdüren; üçüncü ortağın da yüksek lisansını tamamlayıp doktoraya hazırlandığı şirkette, 6’sı mühendislerden oluşan 7 kişilik ekip, doludizgin yeni teknolojiler üzerine çalışıyor. Elecreate’i, İTÜ’den okul arkadaşları Efe Turhan ile birlikte Sanayi Bakanlığı’ndan sağladıkları 100 bin liralık Tekno Girişim Sermayesi ile kurduklarını anlatan Aydın Dikkulak ve Ferit Güler, İTÜ Çekirdek Yarışması’ndaki başarıları sayesinde, şirketin ilk yılını ücretsiz ofis olanağı elde ettiği, İTÜ ARI Teknokent ARI4 Binası’nda tamamladığını belirttiler. Elecreate kurucu ortaklarının deyimiyle, kısa sürede kendi ayakları üzerinde durabilmeyi başarınca, İTÜ ARI 6 Binası’na geçti ve yeni kurulan İTÜ ARI Enerji Teknokent’in ilk 11 şirketi arasında yer aldı.
“Kablosuz enerji aktarımıyla ilgili ilk hedefimiz cep telefonlarını kablosuz olarak şarj etmekti. Şuanda Wireless Power Consortium diye ismi geçen, dünyada 200’ün üzerinde firmanın üye olduğu; Samsung, LG, Motorola, Google gibi dünya devlerinin de yer aldığı uluslararası bir konsorsiyum içinde ilk ve tek Türk firma olarak yer aldık” diyen Elecreate ortakları, bu alandaki büyüme stratejilerini şöyle anlatıyorlar:
“Global teknoloji liderleriyle uyumlu bir standartta kablosuz şarj üreterek, bunu insanların günlük olarak şarj ihtiyacı hissettiği, dışarıda genelde restoran, cafe, bar, havaalanı, hastane gibi ortamlara kurulması için, özelleştirilmiş ürünler ortaya çıkarmaya çalıştık. Sonucunda çıkan ürünlerimizi farklı iş modelleriyle birlikte belli mekanlara kurduk. Onlardan güzel tepkiler geldi, tabi gelen geri bildirimlerle ürünümüz üzerinde geliştirmelere devam ettik. Şu anda da ikinci versiyonumuz ortaya çıkıp, tekrar ilgili mekanlara dağıtımı yapılacak. Bununla ilgili yaklaşık 100-150 tane mekan için sözleşmeler sürüyor.”
Elecreate’in kablosuz şarj sistemi, masanın üzerine konulan ve küçük bir Amerikan servisinin yarısı kadar boyutları olan bir cihazdan oluşuyor. Masada fazla bir hacim kaplamayan cihazın üzerine, sisteme uyumlu telefonu bırakmak, şarj etmek için yeterli oluyor. WPC tarafından belirlenen teknik standart henüz çok yaygınlaşmamış olsa da, global cihaz üreticileri özellikle üst segmentteki cep telefonu modellerinin, bu standarda uyumunu çoktan sağlamış bulunuyor. Standardı destekleyen telefonların büyük bölümü Türkiye’de de satışa sunulurken, bazı üretici firmalar, farklı pazarlarda bu özelliği arka kapağa yönelik opsiyonel bir özellik olarak da, tüketiciye sunabiliyor. Kullanımın yaygınlaşması için ise, tüketicinin farkındalığının artması gerekiyor. Ayrıca henüz standardı desteklemeyen telefon modelleri için de, sistemin bulunduğu yerlerdeki garson ya da görevlilerden anahtarlık boyutundaki bir aparatı isteyip, USB bağlantısı ile kablosuz şarj sisteminden yararlanılabiliyor. Sistem, telefonu normal bir adaptörün şarj ettiği hızda şarj edebiliyor. Sistem, üzerine uyumlu bir telefon bırakılmadan, kesinlikle bir enerji aktarımında bulunmuyor, cihazla telefon arasına bir başka obje girdiğinde ise enerji aktarımı kesiliyor. Telefon %100 şarja ulaştığında da, sistem kendini tamamen kapattığı için, uzun vadeli şarjlardan daha az enerji harcıyor. Sistem, masaya sabitlenen cihazlar ya da Elecreate’nin Faydalı Model haklarına sahip olduğu özel adaptör ile masaya iki farklı seçenekte enerji sağlayabiliyor. Elecreate, daha uzak mesafeden aynı anda birkaç cihaza enerji aktarabilmeyi hedefleyen TÜBİTAK projesini de, bir yıl içinde ürüne dönüştürmeyi hedefliyor.
Şarj denilince, akla doğal olarak, son yılların en popüler teknolojilerinden elektrikli otomobiller geliyor. Elektrikli otomobillerin şarj üniteleri konusunda çalışmaları bulunan Elecreate’nin kurucuları, “Kablosuz enerji ile araçların şarj edilmesi ile ilgili şu anda Almanya’da ve Amerika’da belli çalışmalar söz konusu. Biz de, önümüzdeki dönemde bu sektöre girmeyi düşünüyoruz. Ama şu an için biraz erken olduğunu da düşünüyoruz, hem bizim açımızdan, hem sektör açısından” saptamasını yapıyorlar.
Ocak 2014’ten itibaren, İTÜ ARI Enerji Teknokent’teki yeni ofislerinde faaliyet gösteren, Elecreate kurucuları, elektrikli otomobiller alanında çalışmayı henüz erken bulsalar da, bu süreç içerisinde, enerjilerini enerjinin farklı alanlarına da kaydırmaktan geri durmamışlar. Yeni yatırım alanlarında ihracat potansiyelini öncelikli gören ve bu konuda somut adımlar da atan Elecreate ortakları, CP-Light markası ile kablosuz aydınlatma otomasyonu gerçekleştirerek, enerji verimliliği sağlayan bir sistem geliştirmişler. Fabrikalar, AVM’ler, havaalanları gibi, aydınlatma konusunda enerji tüketimi yüksek olan alanlarda, enerji ihtiyacını azaltan CP-Light Aydınlatma Otomasyon Sistemi, zamanlanmış görevlerle operatörlerin ihtiyacını azaltan kontrollü bir aydınlatma sağlıyor. Böylece gereksiz aydınlatma ünitelerinin yol açtığı enerji maliyeti kontrol altına alınarak, yönetilebilmiş oluyor.
CP-Light markası altında geliştirdikleri Aydınlatma Otomasyon Sistemi’ni Suudi Arabistan’da yaptıkları bir anlaşma çerçevesinde ilk kez Riyad’da bir fabrikaya kuracaklarını anlatan Elecreate’in ortakları, büyük bir armatür üreticisi ile de, sistemde kullanılacak armatürlerin üretimi konusunda işbirliği gerçekleştireceklerini ifade ediyorlar.
CP-Light Aydınlatma Otomasyon Sistemi, sanayi ve AVM’lerde elektrik tüketiminin yüzde 35-40’ının aydınlatmadan kaynaklandığı gerçeğinden hareketle, “enerjiyi doğru zamanda, doğru yerde kullanmak” prensibinden yola çıkıyor. Bu yönüyle de, aydınlatmadan taviz vermeden, doğru zamanda doğru yeri aydınlatarak, enerji tasarrufu sağlamayı hedefliyor. Örneğin gün ışığı geldiği zaman, öndeki armatürlerin sönmesi, arka tarafta karanlık olan tarafın yanması gibi senaryolarla, 2 yıl gibi kısa sürelerde sistemin kendini amorte edebileceği, tasarrufa dönük bir yatırım modeli öngörülüyor. Suudi Arabistan’ın Riyad kentindeki 10 bin metrekarelik fabrikada 2 ay içinde gerçekleştirilecek ilk uygulamada, yaklaşık 450-500 tane armatür kullanılacağı belirtiliyor. Fabrikanın elektrik malzemeleri üretiyor olması da, otomasyon sistemine olan ilgisini ve duyarlılığını açıklıyor.
Elecreate, Aydınlatma Otomasyon Sistemleri alanında, sanayiye odaklanmanın gereğine inanarak çalışmalarını sürdürse de, şirket ortakları, “akıllı ev sistemleri”nin de, gelecekte önemli bir Pazar yaratabileceği olasılığına kapılarını kapamıyorlar. AB’nin 15.193 standardının Türkiye’de mevzuata dönüştürülerek, binalar için de beyaz eşyada olduğu gibi enerji sınıflandırılması yapılmasının gündeme geldiğini belirten, Elecreate’in kurucuları, ilgili düzenlemenin 2017 yılından itibaren, geçmişte inşaatı tamamlanan binaları da kapsar hale geleceğini, bunun da Türkiye’de farkındalığı ve talebi artıracağını ifade ediyorlar.
Elecreate, çok kısa bir süre içinde vardığı noktada, kendi projelerini finanse edebilecek bir olgunluğa erişmiş gözüküyor. Ancak bununla birlikte, şirketin genç ortakları, özellikle yurt dışı pazarlara açılmalarını kolaylaştırıp hızlandıracak ve onları 100 milyon dolar ciro hedeflerine sürükleyecek yeni ortaklık fırsatlarını da göz ardı etmiyorlar. Yerli ve yabancı yatırımcılara, İTÜ ve İTÜ ARI Teknokent çatısı altında, sahip oldukları yüksek enerjiyle, enerji sektöründe, yeni ve daha büyük başarılar elde edecekleri bir potansiyel sergiliyorlar…